Tarih: 09.05.2014 06:10
9 MAYIS DÜNYA ÇÖLYAK GÜNÜ
Sağlık Bakanlığı 9 Mayıs Dünya Çölyak Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Ülkede, Çölyak hastalığının çok bilinmediğinin belirtildiği açıklamada, Sağlık Bakanlığı?nın Çölyak?a yönelik farkındalığı artırmak için çeşitli eğitim çalışmalarının yanı sıra, KKTC?deki durumun saptanması amacıyla, Eylül ayında tarama çalışmasının başlatılacağı kaydedildi.
Tüm hastalıklarda olduğu gibi Çölyak?ta da erken tanının önemli olduğu kaydedilen açıklamada, gerçekleştirilecek taramada, hastalığın tanısının sağlanması, her hangi bir belirti başlamadan önce tanı konulabilmesi ve Çölyak?a yönelik koruyucu hekimliğin zamanında yapılabilmesinin amaçlandığı belirtildi.
Çölyak hastalığı?
Açıklamada, bir alerjik sindirim sistemi hastalığı olan Çölyak?ın (Glüten Enteropatisi), bağırsaklardaki sindirimi sağlayan villus (tüysü oluşumlar) denilen yapıların bozulmasına sebep olan ve dolayısıyla da yiyeceklerdeki besinin emilmesini engelleyen ve ince bağırsakta hasarlar oluşturan bir alerjik sindirim sistemi hastalığı olduğu ifade edildi.
Hastalığa, buğday, arpa ve yulafta bulunan ?glüten? neden oluyor?
?Çölyak buğday, arpa ve yulafta bulunan ?glüten? denen maddenin neden olduğu bir barsak hastalığıdır? denilen açıklamada, bu maddenin ince bağırsakta ömür boyu oluşturduğu kronikleşmiş bir tür alerjik ve kalıtsal bir hastalık olduğu vurgulandı.
Belirtileri?
Çölyak?ın tipik ve tipik olmayan 2 tür belirtisinin olduğunun altı çizilen açıklamada, hastalığın belirtileri şu şekilde sıralandı: ?Geçmeyen, tekrarlayan ishal atakları, karın şişliği, çocuk ve bebeklerde kilo alımının durması, büyüme gelişme geriliği, zayıflama /kilo kaybı, çocuklarda boy uzamasının durması, tedavi edilemeyen kansızlık ve huy değişikliği, huzursuzluk, mızmızlık)
Hastalık bulguları bağırsaklarla sınırlı değildir?
Hastalığın bulgularının bağırsaklarla sınırlı olmadığı da ifade edilen açıklamada, beyinden kalbe ve kemiklere kadar tüm organların etkilenebileceği, en önemli belirtisinin ishal olduğu, ishal olmaksızın diğer belirtilerle de karşımıza çıkabileceğinin altı çizildi.
Açıklamada ?Özellikle ince bağırsağın mideye yakın kısmının hastalanabileceği ve bu bölgede demir, kalsiyum, çinko, magnezyum, protein, vitamin gibi hayati öneme sahip maddelerin emiliminden sorumludur. Bu nedenle ince bağırsakların tamamı hastalanmasa bile ciddi hastalık bulguları ortaya çıkabilir? ifadelerine de yer verildi.
Tanı karmaşası yaratabilir?
Bu kadar değişik belirtileri olan bir hastalıkta, doktorlar ciddi bir tanı karmaşası yaşayabileceği de belirtilen açıklamada, bu sorunun aşılabilmesi için tüm hekimlerin her türlü geçmeyen tekrarlayan ve çözüm bulunamayan yakınmalar karşısında Çölyak hastalığını düşünmesi gerekliliğinin altı çizildi?
Çölyak?ın dünyada görülme sıklığı yüzde bir?
Sağlık Bakanlığı, dünyada yapılan son çalışmalarda yüzde bir oranında çölyak hastası olduğunu ancak bu dağılım ülkeden ülkeye değişiklik gösterdiğini belirttiği açıklamasında, örneğin Orta Afrika?da genetik özelliklere bağlı olarak 20-30 kişide 1 çölyak hastasının var olduğunu kaydetti.
Hastalığın teşhisi konusunda Çocuk Hekimleri ve aileye büyük görev düşüyor?
Hastalığın teşhisi için çocuk doktorları ve ailelere büyük görev düştüğünün belirtildiği açıklamada, ?Hastalığın en sık görülme yaşı 0-20 yaş arasındadır. Erişkinde 30-40 yaş arası görülme sıklığı yüksektir. Ancak daha ileri yaşlarda da teşhis alan hastalar olabilir? denildi.
Çölyak hastalığının tanısı?
Çölyak hastalığının tüm dünyada en zor tanı konan hastalıklardan birisi olduğuna dikkat çekilen açıklamada, ?Hastalığın tanısını koymak ciddi bir iştir. Çünkü ömür boyu diyet yapmayı gerektiren bir hastalıktır. Kişinin yaşamını büyük ölçüde değiştirir. Bu tanıyı alan çocuk ya da erişkin bundan sonraki hayatında çok farklı beslenmek zorundadır. Bu hastalıktan şüphelenildiği zaman glütene karşı oluşan antikorların seviyesini saptamak amacıyla bazı kan testleri istenir. Bu testler çölyak hastalığını desteklerse hastayı çocuk ya da erişkin gastroenteroloji uzmanına sevk eder. Kesin tanı ince bağırsak biyopsisinin patolojik incelemesiyle tanı konur? denildi.
Hastalığın tedavisi?
Açıklamada, hastalığın tedavisinin nasıl yapılacağına yönelik de bilgi verilerek hastalığın mümkün olduğunca erken teşhis edilmesinin önemine dikkat çekildi.
Ayrıca, erken tanı ve diyete uyumun tedavi açısından büyük öneme haiz olduğunun altı çizilerek, şu hususların altı çizildi:
?Bu hastalığın tek tedavisi diyettir. Ömür boyu glüten içeren yiyecek ve içeceklerden uzak durulmalıdır. Buğday, arpa, yulaf, çavdar unuyla yapılmış her türlü yiyecekten uzak durulmalıdır. Bunların yerine mısır, pirinç, patates ve baklagiller gibi glütensiz ürünler kullanılabilir. Ayrıca marketlerde bulunan hazır gıdaların içeriklerine de dikkat etmek gerekir. Ürünün üzerinde, ?glüten içermez? yazısını görmeli ve o ürünleri tüketmelidir?.
Glutensiz yaşam biçimi?
Çölyak hastalığı, tanıdan sonra hastalık olmaktan çıkar denilen açıklamada, söz konusu kişilerden ?çölyak hastası? olarak değil, ?çölyaklı? diye söz edilmesi gerektiği ifade edildi.
Çölyaklıların, glütensiz yaşam biçimi ile sağlıklarına kavuştuğu ve olağan bir yaşam sürmeye başladıkları da eklendi
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —