BASUR`U BİTKİSEL İLAÇ İLE YENDİ

BASUR`U BİTKİSEL İLAÇ İLE YENDİ

1 2 Erzurum?da yaşayan 75 yaşındaki Ömer Turan, halk dilinde basur olarak bilinen hemoroit rahatsızlığına yakalandığında 29 yaşındaydı. Gittiği doktorların verdiği ağrı kesicilerle geçidi tedaviler gören Ömer dede, hastalığın ilacını bulacağını söylediği doktorların kendisi ile alay etmesi üzerine harekete geçti. Okuduğu bir kitapta yazan ?çaresiz hiçbir dert yoktur, ilmi beşikten mezara kadar aramak gerek? yazısını kendisine hayat felsefesi edinerek dağ taş dolaşan Ömer dede, onlarca çeşit çiçeğin tadına baktı, yediği çiçeklerden çoğu zaman zehirlendi. Pes etmeyen Ömer Turan, en sonunda derdine dermanı buldu. 14 sene boyunca hastalığından kurtulamayan Turan, dağlardan topladığı bitkiler ile hazırladığı karışım sayesinde şifa buldu. Bir süre sadece kendisinin kullandığı bitkisel ilacı, aynı rahatsızlığı çeken bir başka arkadaşında deneyen Ömer Turan başarılı oldu. Kısa sürede duyulan ilaçtan faydalanmak isteyen birçok Profesörde, Ömer Turan?ın kapısını çaldı.Yaklaşık 2 yıl boyunca Erzurum yakınlarında bulunan Dumlu baba dağını karış karış gezdiğini ifade eden Ömer dede, bulduğu tüm otları yiyerek deneme yapıp sonunda aradığı ilacı buldu. Kullandığı şifalı ot sayesinde çektiği ağrılardan kurtulduğunu söyleyen Turan ?Kısa sürede şifalı otun ünü yayıldı ve birçok kişi çalıştırdığım iş yerine gelerek dertlerine çare olmamı istedi. Bulduğum ilaçtan insanların faydalanabilmesi için bu dermanı yapmaya başladım. Bunu bir gelir elde etme amaçlı gerçekleştirmedim, kendi işim olan Nalburiye dükkânımı işletmeye devam ediyorum? dedi. Çevrede ki rahatsızlığı olan tanıdıklarına yaptığı ilacın dilden dile yayılması ile Atatürk Üniversitesinde bulunan birçok Profesörün de iş yerini ziyaret ettiğini söyleyen Ömer Turan, ?Gelen hocalar yaptığım bu ilacın gelecekte de kullanılmasını sağlamam için önerilerde bulundular. Bir dönemin Üniversite Rektörünün yakınları gelerek bulduğum bitkisel otu kullanmak istediklerini söyledi. Bunun üzerine karışımı hazırlayarak bu kişilere verdim. Rektörün ilacı ilk başta kullanmadığını fakat ameliyat olmak için gittiği Hacettepe Tıp fakültesinde incelettiğini ve şifalı bitkinin rahatsızlık için bire bir olduğunu öğrendiği bana gönderdiği teşekkür mesajı ile anladım. Korumasına aynı ilaçtan istediğini söyleyen Rektöre karışım yaparak gönderdim. Bunun ardından benden ilaç isteyen tüm herkesin bilgilerini bir defterde topladım ve gelen teşekkür mektuplarını da bir dosyada biriktirdim. Dosya içerisinde Üniversite hocalarından köyde yaşayan çiftçisine kadar birçok insanın teşekkür mektubu var. Aldığım bu teşekkürler ve övgüler bana yetiyor? dedi. Turan, sön olarak şunları söyledi: ?30 yılı aşkın süredir bulduğum şifalı bitki ile birçok kişinin rahatsızlığına çare buldum. Gelecekte de 6 oğlum bu ilaca ihtiyacı olanlara inşallah yardımcı olacak. Yaşarken bulduğum ve öldüğüm de bırakacağım tek mirasım olan bu bitkisel ilacın daha birçok kişiye derman olmasını ümit ediyorum. Herhangi bir maddi çıkar amacım bulunmuyor. Yaptığım mesleği de seviyorum. İş yerime gelen rahatsızlığı bulunan vatandaşlara bu ilacı yaparak onları bu rahatsızlıklarından kurtulmalarını sağlıyorum" şeklinde konuştu.