Yazımın başında özellikle şunu belirteyim ki, bu sitemim her zaman görevlerini layıkıyla yapan ve aldıkları maaşı son kuruşuna kadar helal ettiren kişilere yönelik değil. Onları kesinlikle tenzih ederim. Sözüm, onlar açısından meclisten dışarı. Yani, sözüm yan gel yat yapanlara, kendilerini devlet kurumuna attıktan sonra burayı bir tembelhane olarak görenlere, aylar boyunca göreve gitmeyen bankamatik memurlarınadır.
Değerli Büyüklerim ,
Bu memleketin halen çözülememiş birçok sorunu var. Sabahtan akşama kadar aylak aylak yaşları kemale ermiş olmasına rağmen, halen daha baba eline bakan ve işsiz oldukları için de bir düzen kuramayan evlenemeyen on binlerce işsizi var,
Bu memleketin yıllardır özlemini çektiği hızlı tren sorun var, karayolu ve hava yolu ulaşımında sorunları var.
Bu memleketin en başta eğitim ve sağlık gibi temel hizmetler konusunda sorunu var. Her ne kadar geçmiş yıllara oranla çok daha iyi isek de daha çok ekmek peynir yememiz gerekir,
Değerli Büyüklerim,
Bu memleketin son zamanlara da konut sorunu var. Arsa ve konut fiyatları almış başını gidiyor. Yeni sağlıklı konut alanları üretilmediği için de deprem bölgesinde olmamıza rağmen, 15-20 katlı binalarla Allah korusun ama adeta bir afete davetiye çıkarıyoruz,
Bu memleketin lobisi yok, (Son yaşanan ErzurumsporFk bunun en canlı örneği ) tanıtım konusunda Ankara’dan pastadan pay alma sorunu var. Daha kendini yeterince tanıtamamış. Sahip olduğu tarihi ve turistlik güzellikleri layığı ile, hatta adam akıllı bir müzeye bile henüz sahip olamamış ve bundan dolayı turizm pastasından hak ettiği payı alamamış,
Şehrimizin güzide yöneticileri,
Bu listeyi başka sorunları ekleyerek daha da uzatmak mümkün. Ama bu sorunların genelinde olan bir sorunumuz var; O da genelde kamudaki hantal yapı ve bürokrasinin ağır işleyişidir.
Bu nedenle değerli yöneticiler, senin oturduğun o makam dinlenme, zamanını boş işlerle geçirme makamı değildir. Oturduğun o koltuk etliye, sütlüye karışmadan emek harcamadan, yorulmadan emekliliğin veya görev süresinin bekleneceği bir makam değildir.
Hangi koltukta oturursan otur, senin oturduğun o makam, çalışma, alın teri akıtma ve hakkını helal etme makamıdır. Yukarıda dile getirdiğim sorunların çözümü ancak çalışan, üreten çözüm bulan insanların değerli katkılarıyla sağlanır.
Hakan Dikmen