Erzurum’un Çat İlçesinde Arıcıların Ayı Nöbeti: “300 Kovanımız Var, Geçim Kaynağımız Tehlikede”

Erzurum’un Çat İlçesinde Arıcıların Ayı Nöbeti: “300 Kovanımız Var, Geçim Kaynağımız Tehlikede”

.

 

Erzurum’un Çat ilçesinde arıcılık yapan üreticiler, ayı saldırılarından dolayı büyük sıkıntı yaşıyor. Özellikle kırsal bölgelerde kovanlarını korumakta güçlük çeken arıcılar, geceleri sabaha kadar ayı nöbeti tutmak zorunda kaldıklarını dile getiriyor.

Arıcı Abdulbasit Polat, yaşadıkları mağduriyeti şu sözlerle ifade etti:
“Sabahlara kadar ayı korkusundan nöbet tutuyoruz. Üç sefer arılarımıza saldırdı. Birinde 5, birinde 7, birinde ise 2 peteğimizi yedi. 300 kovanımız var. Çoluk çocuğumuzun rızkını yediriyoruz, beş kişi emek veriyoruz arıya. Bize de yazık.”

“Emeklerimiz boşa gidiyor”

Arıcılar, ayıların saldırılarının sadece bal üretimini değil, aynı zamanda ailelerinin geçimini de doğrudan etkilediğini belirtiyor. Çat’ın yüksek rakımlı yaylalarında yaz boyunca kovanlarının başında bekleyen üreticiler, bir yıl boyunca verdikleri emeğin bir gecede yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söylüyor.

Yetkililerden çözüm çağrısı

Üreticiler, bu durumun hem ekonomik kayıplara hem de psikolojik baskıya yol açtığını dile getirerek yetkililerden çözüm bekliyor. Arıcılar, özellikle kırsal alanlarda ayı saldırılarını önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini, aksi takdirde arıcılıkla uğraşmanın giderek imkânsız hale geleceğini ifade ediyor.

Bölge ekonomisi de risk altında

Arıcılık, Erzurum’un birçok ilçesinde önemli bir geçim kaynağı olarak öne çıkıyor. Çat bölgesinde yüzlerce aile, bal üretimi sayesinde hem kendi ihtiyaçlarını karşılıyor hem de bölge ekonomisine katkıda bulunuyor. Ancak son yıllarda artan ayı saldırıları, üreticilerin bu alanda kalıcı olmasını zorlaştırıyor.

“Doğal yaşam korunmalı ama üretici de unutulmamalı”

Arıcılar, ayıların doğal yaşam alanlarının korunması gerektiğini kabul ettiklerini ancak üreticilerin de mağdur edilmemesi gerektiğini belirtiyor. “Biz doğayı yok etmek istemiyoruz, ama yıllardır alın teriyle yaptığımız üretim göz göre göre heba oluyor. Hem doğa hem de üretici korunmalı” sözleriyle taleplerini dile getiriyorlar.



Başlık