"Tümör hücrelerindeki genetik bozuklukların normal hücreleri kanserleşmesine neden olduğunu görüyoruz. Artık günümüzde kanserde kişiye özgü tedavi başladı. Bu durum giderek normal gündelik yaşamımıza da girecek. Şöyle ki, kişinin genetik profiline bakılıp o kişinin yaşam süresince hangi hastalıklara yakalanma riskinin olduğu ya da o kişi, o hastalığa yakalandığında kişiyi hangi ilacın iyileştirebileceği, kişinin genetik profiline bakılarak tedavisi söylenebilecek. ABD`de ve bazı Avrupa Birliği ülkelerindeki ilaçların kutularında gerekli genetik test yapılmalıdır ibaresi yer alıyor. Kişi genetik test yaptırmadan o ilacı kullanamıyor."
Gürkan, genetik bozuklukların kanser oranını artırdığını, buna karşın kişinin kanserden veya diğer hastalıklardan korunmak için genetik test yaptırması gerektiğini vurguladı.
Özellikle kanser hastalarına genetik test yaptıklarını anlatan Gürkan, genetik testin kanser hastalığındaki tedavide önemli bir yol gösterici olduğunu ve hastanın yaşam süresini uzattığını dile getirdi.
Akraba evliliklerinin hastalıklara etkisi
Gürkan, Türkiye`deki akraba evlilikleri oranının, 2013 rakamlarına göre yüzde 24 olduğunu söyledi.
Akraba evliliklerinin genetik hastalıkların sık görülmesine neden olduğunu ifade eden Gürkan, şöyle devam etti:
"Mesela kadın ve erkek taşıyıcı oluyor. İki taşıyıcı bir araya geldiğinde hastalık ortaya çıkıyor. Dolayısıyla genetikçiler için aslında Türkiye, bu anlamda derya deniz. Çünkü bizde akraba evliliği oranı yüksek olduğu için genetik hastalık taşıyıcılığı da yüksektir. Avrupa popülasyonlarına göre, daha güneydeki topluluklara göre, bazı genetik hastalıkları daha sık görüyoruz."
Kişinin genlerini anne ve babasından iki kopya şeklinde aldığını aktaran Gürkan, genetik hastalıkların "gen susturulması" yöntemi ya da doğumdan itibaren gen testi ve sonrasındaki uygulamalarla tedavi edilebileceğini dile getirdi.