Bu hedef doğrultusunda Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı İtalya`ya giderek, MUSE (Museo delle Scienze, Trento, Italy) Bilim Müzesini ziyaret etti.
Ziyarette ortak eğitim, araştırma ve lisansüstü programlarının yürütülmesi, taksonomik kapasitenin arttırılması ve bilimsel materyal değişimi gibi birçok konuda işbirliği protokolü imzaladı.
Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı ve MUSE Bilim Müzesi Başkanı Prof. Dr. Marco Andreatta`nın imzaladığı protokolle; Mimarisi, araştırma altyapısı, teknolojik donanımı ve innovatif özellikleri ile kısa sürede Avrupa ölçeğinde model oluşturan MUSE Bilim Müzesi ile Türkiye`nin bilim yuvası Atatürk Üniversitesi arasında ortak hedefler ve işbirlikleri konusunda anlaşma sağlandı.
Çok sayıda bilimsel çalışma ve proje üreten Atatürk Üniversitesinin, yeni nesil üniversite olma yolunda her geçen gün yeni anlaşmalara ve yeniliklere kapılarını açtığına vurgu yapan Rektör Çomaklı, MUSE Bilim Müzesi ile gerçekleşen anlaşmadan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, yetkililerinin misafirperverlikleri için teşekkür etti.
Dünya Üniversiteleriyle Sürekli İletişim Kuruyoruz
Dünya çapında pek çok üniversite ve kurumla ikili işbirliği anlaşmaları ve çeşitli değişim programları aracılığıyla ilişkiler kurulduğuna değinen Prof. Dr. Ömer Çomaklı şunları söyledi: ?Uluslararası platformda daha etkin olabilmek adına yabancı dilin, yabancı dilde eğitimin ve bilimsel anlamdaki işbirliklerinin öneminin farkındayız. Çeşitli anlaşmalar yaparak dünya üniversiteleriyle sürekli iletişim kuruyoruz. Bugün burada, bu işbirliklerine bir yenisini daha eklemenin mutluluğu içerisindeyiz. Yapılacak olan ortaklıklar ve anlaşmalar, İtalya ile Türkiye`yi daha güzel bir geleceğe taşıyacaktır? dedi.
MUSE Bilim Müzesi ziyaretinin ardından Biyoçeşitlilik Müzesini de yerinde inceleyen Prof. Dr. Çomaklı, müze hakkında bilgi aldı. Atatürk Üniversitesi Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde bir Biyoçeşitlilik Müzesi kurulması gerektiğini savunan Çomaklı, bu müzenin sadece Erzurum için değil bölgesel, ulusal ve uluslararası ölçekte ülkemizin önemli bir doğa, bilim ve toplum projesi olabileceğine vurgu yaptı.
