Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Melda Özdamar, kan bağışının güvenli bir süreç olduğunu vurgulayarak, bağış öncesi ve sonrası dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
İSTANBUL (İGFA) - Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Melda Özdamar, kan bağışının birey ve toplum için hayati önem taşıdığını belirterek, süreçle ilgili önemli bilgiler paylaştı.
Doç. Dr. Özdamar, bazı durumlarda kan bağışının geçici kansızlığa yol açabileceğini, bu nedenle adet dönemindeki kadınlar, yetersiz beslenenler veya vegan bireylerin dikkatli olması gerektiğini söyledi.
Bağış öncesi hemoglobin seviyesinin ölçüldüğünü ve düşükse bağışa izin verilmediğini ifade eden Özdamar, bağış sonrası kırmızı et, tavuk, balık, ıspanak ve mercimek gibi demir açısından zengin gıdaların tüketilmesini, çay ve kahveden ise bir süre uzak durulmasını önerdi.
KAN BAĞIŞI SÜRECİ GÜVENLİ VE HIZLI
Tam kan bağışında yaklaşık 450 ml kan alındığını, bunun vücuttaki kanın yüzde 8-10’una denk geldiğini belirten Özdamar, sağlıklı bireyler için bu işlemin tamamen güvenli olduğunu ve 5-10 dakikada tamamlandığını aktardı. Kayıt, muayene, bağış ve ikram süreçleriyle toplam 30-40 dakika süren işlemde, bağışçının durumu yakından izleniyor. Bağış sonrası meyve suyu ve hafif yiyeceklerle kan basıncı düşüşü veya baş dönmesi gibi yan etkiler önleniyor. Alınan kan, HIV, Hepatit B ve C, Sifiliz gibi bulaşıcı hastalıklara karşı testlerden geçirilerek hastalar için hazır hale getiriliyor.
KİMLER KAN BAĞIŞLAYABİLİR?
Kan bağışlamak isteyenlerin 18-65 yaş aralığında, en az 50 kg ağırlığında, bulaşıcı hastalığı olmayan, uygun tansiyon ve hemoglobin değerlerine sahip bireyler olması gerektiğini vurgulayan Özdamar, bağış öncesi bir form doldurulduğunu ve kısa bir fiziksel muayene yapıldığını belirtti. Grip, diş çekimi, dövme, cerrahi müdahale gibi durumlar geçici ret nedeni olurken, HIV, Hepatit, ciddi kalp hastalığı veya kanser öyküsü gibi durumlar kalıcı ret gerektiriyor. Bağış sonrası kolda ağrı, şişlik, iltihap veya 24 saatten uzun süren baş dönmesi gibi şikayetlerde sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini ekledi.
KAN BAĞIŞININ FAYDALARI
Özdamar, kan bağışının hem birey hem de toplum için pek çok fayda sağladığını belirterek, şunları kaydetti:
Hayat kurtarır: Kazalar, ameliyatlar, kanser tedavileri ve doğum gibi durumlarda kan ihtiyacı için tek kaynak bağışçılar.
Psikolojik rahatlama: Bağış, bireyde aidiyet hissi ve mutluluk yaratır.
Toplumsal dayanışma: Kan bağışı kampanyaları, yardımlaşma kültürünü güçlendirir.
Sağlık yararı: Vücut, kan hücrelerini yenileyerek kan yapım sistemini aktif tutar; düzenli bağış, demir dengesini sağlayarak organ hasarını önleyebilir.
Acil durumlar için stok: Deprem, savaş veya kazalarda hazır kan stoğu hayat kurtarır.
Nadir kan grupları: Sürekli bağış, özellikle nadir kan gruplarının bulunabilirliğini artırır.