Kalem yıllık izinde, kelamım satır aralarında muhabbet hapis. Fikri ve vicdanı hür aklımın hamalı kalemim; Çok sevdiğim bir şarkı sözleriyle, gönül darlığımı sizlerle paylaşarak, uzun bir süre ara verdiğim yazılarıma son vermektir niyetim. ?Ben yanıldım hayat vurma yüzüme. Yol verdim sevdanın en delisine, Bu yüzden ömrümden giden gidene. Sözlerim ağırdır dokunur kalbe, Şu suskun ağzımı açtırma benim. ?
Suskunluğum Antalya?nı kışına, Avazım Palandöken tepesinde yaza benzer!
Siyasilerin TV karşında tartışmaları kamera şakası, işin garibi bizlere de el sallatıyorlar! Arap ülkelerinin erkeği Arap atı gibi sallar başını, kadını denizi gördü mü açar başını.
Mal sahibinden haberli kiracılar, Sarayın faytonlarını çeken atların, yemlerine musallat olmuş.
İmralı dediler, Apoyu gizlediler, Kandil dediler PKK yı gizlediler, Cumhurbaşkanlığı sistemi dediler; Hilafet ve saltanatı gizlediler, Muhalif dediler ülkücüleri gizlediler, banka promosyonu dediler faizi gizlediler. Gerçekleri gizlemede usta olanlar, duygularımızı gizlediler. Kalemlerini kirletenleri anlata bilmemek için , 29 harfli alfabemizle kendimizi ifade edemez hale getirilerek bizleri gizlediler.
Hafızasına, kahvede zar atan nesillere gönlü ney çalan sofiler eşlik etmekte!
Birilerinin mutluluğuna alkış tutarken, hasret gözyaşlarımın farkında olmamaları normal değil mi?
Mutluluklar sabun köpüğü, hüzünler ambar defterine demirbaşa kayıtlı. Her tarafından yel alan bedenleriyle dolaşan zevzeklere karşı, harfler bile yetersiz kalıyor. Marka ve AVM bağımlısı işsiz gençlik. Haram teknesi helal süt emmişlerin denizinde kürek çekme yarışında. Ben ise, henüz yeni bestelenmiş bir türküyüm! Bestesi benim olanın notası sen olmak ister misin?
Görüntü ve sesleri Salı, ibadetleri Cuma gününe yapışık olanlara çağrım! Öfkemizi yele salarsak fırtına olarak geri dönecektir. Sevgi barış ve hoş görüden yana gönlümün kanat vuruşlarına, gel sende rüzgâr ol. Siyasi ikballeri uğruna çömelip oturanlar, Pazar tezgâhında ithal artığı domates fiyatı gibi rağbet göremezler! Sarhoş edilmiş yüreklerin narasıyla, şeytan ıslah etmeye çalışanlar sesiniz ancak hamam kubbesinde yankı bulur. Şeytana surat çizenler, şarlatanlık yaparak cüceleşirler. Aklın akıttığı Sakarya homurdanarak aktığı gün uzak değildir.
80 ninde anası ölen metanetini koruyamıyorken; 20 lik delikanlısını toprağa verenden metanet beklenilir mi? Çevreme bakıyorum; Yaşı küçük ve okuma yazma bilmeyen de yok. Yüreğimin kabarmasını Çizerek mi anlatsam acaba?
Baki selamlarımla, Ülküyle Esen Kalınız.
