SADULLAH EFE


SİZCE YETERLİ Mİ?

.


SİZCE YETER Mİ?

 

25.03.1997 tarihli 571 sayılı KHK’nın 11. maddesinin e fıkrası: ‘Kamuya açık sosyal, kültürel ve sportif tesis ve alanlar ile kitle iletişim ve ulaşım araçlarından engellilerin faydalanmasını sağlayıcı tedbirleri araştırmak, değerlendirmek ve teklifler hazırlamak’ denerek engellilerin kamuya açık alanlarda yaşamlarının kolaylaştırılması için gerekli çalışmaların yapılması görevi yasal hüküm haline getirilmişti.

Aradan 8 yıl geçtikten sonra ciddi bir gelişme olmadığı görülünce, 2005 yılında yürürlüğe giren 5378 sayılı Engelliler Kanunu, kamuya açık tüm yaşam merkezlerine erişilebilirlik şartlarını yerine getirmesini hem temel yasal zorunluluk ve hem de görev olarak tekrar yasalaşmıştır. Ancak bu çalışmaların tamamlanması için 7 yıl süre tanımıştır.

Bu 7 yıllık süre de 2012 yılında dolmuş, ancak bu hizmetlerin yapılması yerine 2018 yılına kadar tekrar tekrar uzatılma yoluna gidilmiştir. 2018 yılında 3 yıllık bir uzatma torba kanunun metnine eklenmiştir. Bu süreçte de bu görev sürekli savsaklanmış ve yerine getirilmemiştir.

2021 Temmuzunda süre bu kez COVİD 19 salgını bahane edilerek 1 yıl daha uzatma yoluna gidilmiştir. Oysa ki COVİD 19 ilk aylarında ve sonraki süreçlerde ortaya çıkan kapanma dönemlerinde araç ve insan yoğunluğunun azlığı nedeniyle fırsataçevirmek mümkün iken, hatta 

Cumhurbaşkanlığınca 2020 yılının erişilebilirliğin gündeme alınması için teşviklerde bulunulurken yine hükümet tarafından erişilebilirlik kriterlerini karşılamayan kurumlara ek süre verilmesi, anlaşılır ve kabul edilebilir değil. Ertelenen bu yasayla, sokakta rahat yürümeği, toplu taşıma araçlarındaki erişilebilirliğe uygunluğu, bina içinde asansör ve rampa gibi düzenlemelerinyerine getirilmesi talebimiz bir yıl daha ötelemiş olduk..

 

Şimdi diyeceksiniz ki koskoca 24 yılın yanında bir yılın sözü olur mu? İnsan hayatında bir anın dahi çok büyük önemi var. Mesela vatandaş olarak hepimiz,  kapımızın önündeki çöpe, ayağımıza takılan çakıla, sokağımızdaki yol çalışmasına 24 yıldeğil, 24 saat müsamaha gösterir miyiz.? 

Bu sorun ülkemin dört bir köşesinde yaşayan her engellimizin sorunu. Bu sorun engelliyle birlikte yaşam mücadelesi verenengelli ailelerinin sorunu. Bu sorun o ailelerle birlikte günlük yaşamda hayatı paylaşan diğer insanlarında sorunu. Kısacası toplumun ortak sorunu. Basit bir örnekle tekerlekli sandalyesi ile evden çıkan birinin yanında kardeşi ile birlikte okula giderken rampası olmayan bir kaldırımın önünde durmak zorunda kalınca engellinin sorunu kardeşinin sorunu, tek başına sandalyesi ile birlikte engelli vatandaşı kaldırıma çıkartamayınca yardım talep edeceği hiç tanımadığı diğer vatandaşların sorunu olmadı mı? Halbuki orada bir rampa olsaydı engelli birey kimseye ihtiyaç duymadan tek başına gidebilecekti. 

Bu düzenlemelerdeki amaç engelli bireyin bağımsız hareket etmesini sağlamaktır.  İmkân varken birilerine bağımlı yaşamak bizleri incitiyor.  Ama bunu anlamakta zorlanan insanımız her yerde var. Ben aynı zamanda bu yönetmeliğin uygulanması hususunda illerde oluşturulan erişilebilirlik komisyon üyesiyim. Çok önemli bir kurumumuzu ziyaretimizde kurum içinde şu düzenlemeler yapılırsa engelliler için erişilebilirlik şartları oluşur dedik. Çalışanlardan biri gereksiz harcamalar yaptırmakla elinize ne geçecek engelli vatandaşlarımız gelince her türlü kolaylığı sağlıyoruz hatta kucağımıza alıyoruz deyince; ben senin kucağında hizmet almak istemiyorum diyerek tepki koymuştum. 

Birde şu engelliye gelince masraf yada israf olan harcamalarıdillendirmeden önce... Şu 24 yılda kullandığınız cadde veya sokağın kaldırımlarının kaç kez yenilendiğini, 24 yılda tadilat yapılmayan resmi yada özel kurum var mıdır yada 24 yılda kamu hizmeti sunan bir toplu taşıma aracının hiç bakım yaptırmadığını yada aracını değistirmediğini hiç düşündünüz mü?.... 

24 yıl yetmedi bir yıl daha verildi. Sizce yeter mi?