Topuk dikeni hayatınızı zorlaştırmasın!

Topuk dikeni hayatınızı zorlaştırmasın!

Topuk dikeni hayatınızı zorlaştırmasın!

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, topuk dikeninin nedenlerini, belirtilerini ve tedavi yöntemlerini anlattı. Sabahları topuğa basamama gibi şikayetler, bu yaygın rahatsızlığın habercisi olabilir.

İSTANBUL (İGFA) - Topuk dikeni, ayakta ağrıya yol açan ve günlük yaşamı olumsuz etkileyen yaygın bir sağlık sorunu. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, topuk dikeninin (plantar fasiit) ayak tabanındaki plantar fasya zarının aşırı gerilmesiyle oluştuğunu belirtti.

Sert zeminlerde yürüme, koşma, aşırı kilo, uzun süre ayakta kalma, yanlış ayakkabı kullanımı veya ayağın iç kavisinin çökmesi gibi faktörler, bu zarın kronik zedelenmesine ve iltihaplanmasına neden oluyor. Zedelenme ilerledikçe, vücut topuk kemiğinde yeni kemik oluşumuyla stresi azaltmaya çalışır ve bu sivri yapı “topuk dikeni” olarak adlandırılır.

BELİRTİLER NELER?

Topuk dikeninin en belirgin belirtisi, özellikle sabahları ilk adımlarda hissedilen topuk ağrısı. İlerleyen durumlarda ağrı gün boyu devam edebilir, topuklu veya sert tabanlı ayakkabılar giymek zorlaşabilir. Ağır vakalarda dinlenme halinde bile ağrı sürebilir.

TANI NASIL KONULUR?

Erken evrede muayeneyle tanı konulabilen topuk dikeni, MR, ultrason veya röntgenle görüntülenebilir. Ancak Doç. Dr. İnanır, topuk ağrısının iltihaplı omurga romatizması veya fibromiyalji gibi başka hastalıkların belirtisi olabileceğine dikkat çekti. Özellikle tedaviye dirençli ve topuk arkasında ağrı varsa, bu durumların araştırılması gerektiğini vurguladı.

Uygulanan yöntemler şöyle sıralandı:

  • İstirahat ve Buz Uygulaması: Ayağa binen yükü azaltır, iltihap ve ağrıyı hafifletir.
  • Tabanlık ve Gece Ateli: Halka şeklindeki tabanlıklar ve gece atelleri basıncı azaltır.
  • Germe Egzersizleri ve Fizik Tedavi: Yumuşak dokuların esnekliğini artırır.
  • Darbe Emici Ayakkabılar: Ağrıyı azaltır ve konfor sağlar.
  • Antienflamatuar İlaçlar: İltihabı baskılar.
  • ESWT (Şok Dalga Tedavisi): Yüksek enerjili ses dalgalarıyla iyileşmeyi destekler.
  • Proloterapi ve PRP: Dokuya enjeksiyonla iyileşme süreci hızlanır.
  • Akupunktur ve Lazer: Vücudun tamir mekanizmalarını uyarır.
  • Ameliyat: Nadir durumlarda, diğer tedaviler yetersiz kalırsa uygulanır.


Haber Kaynak : İGFA

Başlık